Bekleyecek Zaman Kalmadı
- ebruarkut
- Jan 26, 2021
- 4 min read
Bekleyecek zaman kalmadı artık. Yaşadığımız son tutulmalar, 2020'nin sonundaki Büyük Kavuşum, tamamen bırakmamız gerekenleri gösterirken, ilerlememiz gereken yolu da işaret ettiler. Ocak ayındaki yeni ay ise, kalbin kilitlerini açıp asıl içimizdeki tutkuyu görmeye, son kalan kıvılcımı yakmaya ve yaşamımıza alarak yola devam etmeye itmişti.
Tüm bunlar olup biterken, hala eşikte bekleyip, o doğru adımı doğru zamanda atmak için bekleyenlere ve aynı yollarda oyalananlara iyi bir haberim yok ne yazık ki. Kapıdan geçip de yola çıkanlar için ise güzel haberlerim var.

Herkesin yazdığını ben de yazmazsam olmaz. Geliyor gelmekte olan... Aslan dolunayı için zorlayıcı ifadesinden daha doğru bir kelime bulamadım. Aslan burcu, kendini merkeze koyan ve kişisel egosu yüksek, kollektif egosu düşük özellikler taşımaktadır. Bedende kalp bölgesinin temsilcisidir. Dolayısıyla, geçen yeni ayda açtığımız kilitleri (Kilitleri Açan Yeni Ay yazım blogda) artık bu dolunayda yürürlüğe koyuyoruz. Ne var ne yoksa kalpte olan ortaya dökülüyor. Bu durum elbette bir yüzleşme, öze bakış, kalbin şifasını getirmektedir. Ayın aslanda olma hali, sahnede olma halidir. Ancak izleyici pek de desteklemiyor sahnedekini demek yerinde olur. Zira, Ay neredeyse bütün gezegenlerle sıkıştıran ve zorlayan bir konumda. Alkış beklemeyin kısaca, kendinizi alkışlamayı kendiniz hakedin. Yol sizin, kalp sizin, sahne sizin.
Eşik bekleme yeri değil, geçiş yeridir. Uzun uzun, geçmek için beklenmez. Zaten geri dönüşü de yoktur. Dolayısıyla hayat, sizi zaten gideceğiniz yere götürmek üzere yola ekmek kırıntıları bırakmıştır. Hatta çıkmaz sokakları kapatmış, sıkışık ara yollardan uzaklaştırmış ve sizi eşiğe getirmiştir. Bunun farkında olmayıp da olan herşeyde sanki dünya tamamen kendisine karşıymış gibi; hep başına kötü şeyler geldiğine inananlar, ısrarla o çıkmaz sokaklara veya sıkışık kestirmelere girmiş ve dönüp dolaşıp aynı yere de gelmiş olanlar, konfor alanı adı altında hala yıkılmak üzere olan şehri terketmeyenler...Ne yazık ki ve iyi ki; bu yıkım kaçınılmaz. Bu dolunay işte bu kökten değişim enerjisiyle geliyor. Mucizevi değişim rüzgarları uzun zamandır esmekteydi. O rüzgara kapılmak da zordu elbet ama direnmek en zoruydu işin aslı. Artık tutsak edilmiş olan ne varsa, ruhun beden ve zihinle dengesini kaybettiği neler varsa tamamen özgürlüğe ve dönüşüme giden bir ivmeyle geliyor bu dolunay. Kule kartı, ani ve büyük bir değişimden bahseder, ancak bugüne hazırlık aylarından bir süredir geçmekteyiz. Artık eski düzenin yıkılışı bu noktadan itibaren biraz daha sert geçecek, daha etkili olacak, biraz daha fazla agresyonu içerecek. Bunun kaynağı, savaşçı, mücadeleci gezegenimiz Mars'ın, Güneş, Satürn ve Jüpiter ile zorlu ve çekişmeli açıları. Tüm bu etkiler kollektifte de izlenecek. Elbette kendi içimizde de yaşayacağız. Ancak ve ancak ve kesinlikle, gelen çağrıyı, değişimi, dönüşümü görmezden gelemeyiz, eski yapılara tutunamayız, içimizdeki işi bitmiş kalıplardan yardım bekleyemeyiz, yüzleşmekten kaçamayız, mış gibi yapıp devam edemeyiz. Bunlar artık işe yaramayacak ve işlemeyecek.
En korktuğunuz şeyin, sizin için en kötü senaryonun ne olduğunu cesurca farkedip bu dolunayda dönüşmesine niyet edin. Kesinlikle katkısı olacaktır.
Eşikten geçenler için iyi haberlerim var demiştim. İşte o yorgun savaşçılar, güvenli alanından çoktan çıkanlar, değişimi kabul edenler, geçmişi onurlandırıp geleceğe bakanlar ve kendini korkuyla beslemeyen, içini güvenle dolduranlar...Artık kendi krallığınızı kurmaya doğru gidiyorsunuz. Kaostan çıktınız. Yıkık dökük bir şehri yeniden yapılandıran bir kral hayal edin. Her taşı taşın üzerine nazikçe koyarak, olanı biteni onurlandırarak, yeni düzeni kurmak üzere sistem geliştirdiğini düşünün. Artık o kral sizsiniz. Kendi yaşantınızın tahtına oturmaya hazır olun. Bu dolunay size her daim ışık tutacak ve yolunuzu, niyetinizi, hamlelerinizi görüp aydınlatacak. Daha ötesini görebilmeniz için sizi destekleyecek.

Bu arada kurulan bu yeni düzende dişil enerjinin varlığı, bilgeliği ve desteği kesinlikle görmezden gelinemez. Artık dişil enerji evrende daha belirgin biçimde titreşmeye ve hissedilmeye başladı. Bunu anlatan imparator kartı, tüm çizgileriyle zaten herşeyi açıkça işaret etmektedir. Bu dolunayda; yıkımların ve yeni düzenin temsilcisi Plüton ile dişil enerjinin, romantizmin, tutkunun ve zarafetin gezegeni Venüs kavuşmuş durumdalar. Bu kavuşumları da, sistemin ve organizasyonun ustası oğlak burcunda gerçekleşiyor. Özetle, yeni yapılanmada ve kurulan sistemde dişilin zarafetinden ve bilgeliğinden faydalanılmalı. Dişil enerjiyi bastırıp hala ona yer açmayanlar, için kaos ve ötesi kapıda.
Tarot kartlarının, gökyüzü ile eşzamanlı titreşimi, hiçbir sistemin bir diğerinden ayrı olmadığının, evrende herkesin ve herşeyin birbiriyle bağlantısına dair mükemmel bir kanıt.
Bu dolunaydan nasıl fayda sağlar, ne yapabiliriz diye sorarsanız, size iyi gelen objelerle, size kendinizi iyi hissettiren köşelerde, size iyi gelen şeyleri yapın. Dinlenin (gidilecek yol uzun daha Merkür retro başladı), demlenin (olan biteni bir gözden geçirin), dinleyin...Kalbinizi, zihninizi, bedeninizi dinleyin. Sevdiğiniz çayı demleyin. İyi hissettiğiniz bir an yakaladığınızda o anı demleyin.
Parantez içinde cümle içine sıkıştırdım ama Merkür şu anda sabite geçti ve 1 Şubat-19 Şubat arası retro yapacak. Merkür retroyu artık iyi biliyoruz bence, korkacak bir konu değil. Önlem alın ve yeni adım atmayın. Daha detaylı olarak gelecek yazıda muzip haberci Merkür'den bahsedeceğim. Ama eşzamanlılık enerjisinin yüksek olacağı zamanlara gidiyoruz dolayısıyla işte tam da o eşzamanlılıkları yakaladığınız anları demleyin diyorum.

Tabii ki kristallerinizi ay ışığında arındırıp yeni enerjilerle yüklenmesi için onları da dinlendirin. Kalp bölgesine dokunan bu dolunay için kalp çakrasını dengeleyen gül kuvarsı veya yeşim taşını alanınızda, avcunuzda, kalbinizde bulundurabilirsiniz. Cilt bakımınızı yeşim ve gül kuvarsı yüz masaj aletleri ile yapabilirsiniz. İçme suyunuza gül kuvarsı koyabilir ve suyu canlandırabilirsiniz. Aytaşınız varsa dolunayda üzerinizde taşımayın, cam önünde bırakın şarj etsin. Kalbimiz pusulamız olsun, hepimizin yolu açık olsun.
Bu arada belirtmek isterim ki; yazımda kullandığım çizimlerin tamamı arkadaşım Ekin'e aittir ve onu da Instagram'dam @ekin.illustrates hesabından takip edebilirsiniz.
コメント