Oyunbaz Merkür Retroda

Retrodan bahsetmeden önce küçük bir başlangıç yapmak istiyorum. Bugün 1 Şubat. Paganların doğanın döngülerini takip ederek kutladığı dönemlerden biri olan Imbolc adlı doğa bayramı. 1 Şubat'ta başlayıp 2 Şubat'ta bitmektedir. Tanrıça Brigid'in bayramı veya festivali isimleriyle de bahsedilen bu kutlama kış gündönümü olan Yule ile ilkbahar ekinoksu olan Ostara dönemi arasına denk gelmektedir. Kıştan bahara geçişin, kardelenlerin başını gösterişinin, karların eriyişinin ve günlerin artık daha uzamaya başlamasının işaretidir. Bir anlamda baharın müjdecisidir. Gelmekte olan bahara hazırlık dönemini temsil etmektedir. Samhain döneminde rezervleri koruyup kış için kapanmanın artık açılmaya, evin kapısını doğaya açmanın zamanıdır. Tanrıça Brigid'in bereket enerjisi, mekanları ve evleri koruyucu gücü davet edilir ve yaşam ateşleri, mumlar yakılarak kutlanır. Bereket için tanrıçaya mevsim meyveleri, yemişler ve özel tarif yiyecekler hazırlanarak sunulur.

Bugüne ait bir küçük not; Imbolc kutlaması idi. Dilerseniz sizler de mekanınızda, hanenizde yeniden doğuşun getireceği uyanışın, canlılığın, bereketin temsili olarak bir bereket köşesi hazırlayabilir ve niyetlerinizle mum yakabilirsiniz.

Gelelim esas meseleye. Oyunbaz, muzip Merkür, retro dönemine girdi. Astrolojik enerjisinden bahsetmeden önce mitolojide Yunanlı'ların Hermes'i olan Roma'daki Merkür'e biraz değinmek istiyorum. Yıllardır, merkür retrosunu duyuyoruz ve artık ne olduğunu bildiğimizden neler olabileceğine de az çok hazırlıklıyız, diye düşünüyorum. Önümüzdeki 20 gün boyunca anlaşılamadığımız, tartıştığımız zamanları, cihazlarda yaşadığımız tüm sorunlar ve elektronik aksamaları, elektrik kesintilerinden, internet bağlantılarının düşmesine; ütü ile başlayıp bulaşık makinasında son bulan arıza bildirimlerine kadar herşeyi Merkür'e yükleyeceğiz. Artık burası tamam. Merkür'ün aslında dünya ile bir derdi yok. Kendisi geri de gitmiyor. Sadece yörüngesinde ilerlerken, dünyanın hareketine ve birbirlerine göre konumlarından dolayı geri gidiyormuş gibi yapıyor. Aslında bu -mış gibi yapma hali bir anlamda iluzyon olduğundan; bu dönemde atılan yeni adımların, imzaların, başlanan ilişkilerin de gerçeklikten uzak, tam da -mış gibi bir enerjide olmasından dolayı yeni bir işe girişmeyin diye uyarı yapılıyor.

Merkür, haberci tanrıdır. Biraz muzip, oyunbaz hatta hilecidir. Bir yandan babası Zeus'un dikkatini çekmeye çalışır, bir yandan da zamanın en parlayan tanrılarından Apollon'a pabucunu ters giydirir. Tüm bunların yanısıra aynı zamanda ticari konularla da ilgilenen tüccarları koruyan bir tanrıdır. İlerleyen zamanlarda Zeus tarafından çok özel bir görevle de kutsanır ve ölülere Hades'in diyarına kadar eşlik eden rehber tanrı olur. Zeus ona aynı zamanda tüm hayvanları ve sürüleri koruma görevi verir (ki bu konu aslında Apollon'un sürüsünü çalıp sonra Apollon'a geri verip işin içinden zekice sıyrılması ve sonunda saygı duyulan bir pozisyona yükselmesinden gelmektedir). Bir yandan da ağzı o kadar iyi laf yapar ve o kadar becerikli biçimde durumu kendi lehine çevirir ki kendisi o sebep iletişimle de alakalıdır. Kısaca Hermes veya Merkür, her bir adımını atarken 10 adım sonrasını hesaplamakta ve büyük resmi görebilmektedir. Zekasıyla ve iletişim becerisiyle de her zaman herkesten bir adım öndedir. O zaman bunca gücün temsilcisi bir gezegen geri giderse ne olur? İşte tüm bu konularda aksama olur. Olacak. Ama sadece merkür retroda mı oluyor? Hayır. Hayat her gün yeniden yeni bir hikaye sunuyor. Gökyüzünde akıl almaz seviyede büyüleyici bir sistem bulunuyor. Bu astroloji, astronomi, uzay bilimi veya ruhsal becerilerle çözülemeyecek kadar derin ve uçsuz bucaksız. Oralara çok takılmadan, şimdi biz elimizdeki şartlara bakalım.

Bu Merkür retrosu bize ne diyor? Olduğumuz yolda güvenle ilerlememiz gerektiğini söylüyor. Eşikten geçme konusu geçen dolunayda çözüldü. İşte şimdi o yolda güvenle adım atmaktan bahsediyor. "Retro olması seni geri çekmesin. Kendi aracında, kendi aracının şöförü sensin" bunu hatırlatıyor. Bittiğinde yol daha çok uzun, gerekli tüm hazırlıkları yap ve yıldızlarla kuşanacağın, önünde açık görünen yola çık, diyor. Bu 20 günü hazırlık olarak görürsek, yapacağımız her hazırlığın, sonrasında atılacak adımlarla güçlü bağlar kuracağını söylüyor. Bugün ektiklerimiz, sonrasında bize yoldaki erzak olacak. Artık doğa da uyanıyor ve bugün için Brigitte'in enerjisi gibi bizi yeniden doğuşa, ilkbahara, uyanışa hazırlıyor. Merkür'ün bize sunduğu bu 20 günlük süreci de bu şekilde değerlendirmeliyiz.

Aynı zamanda retro İngilizcede başına -re- hecesini yani 'yeniden' anlamını eklediğimiz eylemleri yapmayı hatırlatmaktadır. Harekette olmamızı ve harekete hazır olmamazı anlatmaktadır bir bakıma. Eskiden başlanan işleri sürdürmeli, retro diye işleri bir kenara itmemeli ve rafta neleri unutup da yarım bıraktığımıza bir göz atmalıyız. Yeniden bakmalı, okumalı, yazmalı ve niyette kalan konularımızı yeniden ele almalıyız. Eski ilişkileri, kendi eski iletişim biçimlerimizi, hayal kırıklıklarımızı ve öyle olduğunu zannettiğimiz durumları da gözden geçirmek için mükemmel bir zaman. Hem yola hazırlık hem yaraları sarma zamanı. Belki de çantamızda, aracımızda, gemimizde ağırlık yapacak yükü farketme zamanı.

Kimileri için yol biraz belirsiz veya bulanık gibi görünebilir. Bu durum elbette bir endişe ve korku yaratmaktadır. Ancak tuzak gibi görünenler de tuzak olmayabilir, gizemde olduğunu sandıklarımız da artık gizemde olmayabilir. Hayatımızdaki iluzyonları daha çok farketmek ve Merkür'ün bize sunduğu eşzamanlılıkların tadını çıkarmalıyız diyorum ve iyi retrolar diliyorum.